Matbaa Tarihi ve Gelişimi.! Matbaa Tarihçesi

Dün'den Bugüne Matbaa.! Matbaa Tarihçesi

Matbaanın tarihçesini incelediğimizde çok ilginç bulgulara rastlamaktayız. İnsanoğlu bilginin daha hızlı ve seri iletilmesi açısından bir takım yöntemler araştırmaya devam etmiştir. Bu açıdan önemli bir araç olan Matbaanın ilk kez uzak doğuda ağaç oyma tekniği kullanılarak MS 593’lerde görülmektedir. İlk basılı gazete ise Pekin’de MS 700 yıllarında hazırlanmıştır.
Sonraki dönemlerde ise porselenden tek tek harf kullanılarak yapılan basma tekniği 1040 yılında Çin’de uygulanmıştır. Mısır’da ise 4. yüzyıldan itibaren kumaş üzerine ağaçtan oyulmuş kalıplar ile baskı yapıldığı görülmektedir. 15. yüzyılda ise Avrupa’da hattatlarca hazırlanan harfler hakaklarca tahta kalıplara kazınmaya ve tek tek harfler kullanılarak baskı çalışmaları yapılmaya başlanmıştır.

Modern Matbaacılık?
Modern Matbaacılığın ilk adımları ise 1450’de Johannes Gutenberg tarafından atılmıştır. Ortağı olan Fust ile birlikte Almanya’da metal harfler kullanarak basım tekniğini uygulamaya almıştır. Bu yöntemle basılan İncil de tüm Avrupa’ya yayılmıştır.

Matbaa, günlük hayatımızda teknolojinin de gelişmesiyle pek çok alanda kullanılan kitap, gazete, dergi, kapak gibi pek çok çeşit baskı işlemlerinde kullanılan basım aracıdır.

İlk Matbaayı Bulan Mucit
İlk Matbaayı bulan, icad eden, matbaanın mucidi olarak bilinen kişi Johann Gutenbergâdır.

1447 yılında hareketli parçalar ile yazı baskısını Avrupa’da başlatan, kuyumcu, matbaacı ve yayıncıdır. Gutenberg daha önceden bilinen baskı tekniklerini daha da geliştirdi. Harfleri ve karakterleri tek tek dökerek hazırladı. Önce karakterin pirinç veya tunçtan kalıbını hazırladı. Kalıpların çevresine kurşun dökerek bir matris elde etti ve bunun üzerine kurşun kalay ve antimon karışımı bir alaşım dökerek karakterler elde etti. Altta sabit bir yatak ile üstte vidalı bir kol yardımıyla düşey olarak hareket eden bir kapaktan meydana gelen bir matbaa makinesi geliştirdi. Bu sistemde baskısı yapılacak klişe yataktaki metal bir çerçeveye tesbit ediliyor, mürekkepleniyor ve üstüne kâğıt konuluyordu. Daha sonra kapak kâğıdın üzerinden, merdâne belli bir basınçla bastırılarak kâğıt üzerine baskı gerçekleştiriliyordu.

Daha sonra Peter Schöffer 1475’te yumuşak metal kalıplar yerine çelik kalıpların kullanılması uygulamasını başlattı. Satırların düzgün bir biçimde dizilebildiği bakır klişelerin hazırlanmasını elverişli hâle getirdi. Baskı makinesinin yatak bölümü de hareketli duruma getirilerek kâğıt değiştirme, klişe mürekkepleme ve üst kapağa basınç uygulama işlemleri de kolaylaştırıldı.

Matbaacılıkta Tipo baskı!  Tipo baskı Nedir?

Türk matbaacılık tarihine bakacak olursak, Osmanlı döneminde İbrahim Müteferrika 1726’da Türk matbaasını kurmuştur. Lale devri olarak bilinen bu dönem Avrupa’da matbaacılığın başlamasından 276 yıl sonrasına isabet etmektedir. Ancak yapılan güncel araştırmalar resmi olarak Osmanlı’ya matbaanın girişi olarak bu tarihi göstermektedir.
Zira Gutenberg tarafından kurulan ilk matbaadan 33 yıl sonra Yahudi, Ermeni ve Rumlarca matbaacılık çalışmaları yapılmaya başlanmıştır. Resmi olarak matbaacılık faaliyetlerindeki gecikmenin nedeni olarak da toplumun bu konudaki isteksizliği, okuryazar oranının düşüklüğü, hattatlığın yaygın olarak devam etmesi ve teknik bir takım eksiklikler olarak gösterilmektedir.
Birçok tarihçi dinsel tutuculuğu bu listeye dahil etmemektedirler. Bu dönemde basılan ilk kitap Kitab-ı lügat-i vakulu dur. Ancak bu sistem ile ortaya çıkan eserlerin oldukça yüklü maliyetli olması çok fazla eserin basılamamasına neden olmuştur.
Osmanlı İmparatorluğu’nun duraklama ve gerileme dönemine girdiği yıllarda ise birçok alanda olduğu gibi matbaacılık alanında da gerileme yaşanmıştır.
İmparatorluk matbaacılığa gereken önemi vermemiştir. Bunun yanında sahaflar, esnaflar, ciltçiler de matbaanın gelişmesine ve yayılmasına engel olmuşlardır. Günümüze ise Türk matbaacılığı modern gelişmeler paralelinde ilerlemesini hızla sürdürmektedir. Büyük devletlerce üretilmekte olan gelişmeler ve yenilikler yakından izlenip bunun yanında hızla yurdumuzda tatbik edilmeye devam etmektedir.